Solunum sistemi bölümler

  

       ·         Solunum sistemi görevleri

  1. Havadaki oksijeni kana taşımak.
  2.  Kandaki karbondioksiti havaya taşımak.
  3. Sesin oluşumunu sağlamak.
  4. Kan pH'ı ayarlama : Kanda CO2 artışı asit düzeyinin de artışına neden olur (respiratorik asidoz). CO2 azalması asit düzeyinin de azalmasına neden olur.
  5. Vücut sıcaklığının ayarlanması : Soluk verdikçe sıcaklık kaybı yaşarız.

Solunum yolları 

Solunum yolları sırasıyla

  • Burun
  • Sinüsler
  • Yutak (farinks) - pharynx
  • Gırtlak (larinks)
  • Soluk borusu (trakea)
  • Akciğerler [(pulmo) bronş, broşiol ve alveol


Solunum organı : Akciğerler

Solunum 2 kısma ayrılır, bunlar:

       ·         Dış solunum - external solunum : akciğerlerde gerçekleşen solunumdur. Oksijen havadan kana geçer, kandaki karbondioksit dışarı verilir.

       ·          İç solunum - internal solunum :  kanla dokular arasında olur. Oksijen kılcal damarlardaki kandan dokuya girer, karbondioksit dokudan kana geçer.

Solunum sisteminin esas organı akciğerlerdir. Oksijen ve karbondioksit gazlarının değişimi bu organda olur. Solunum sistemini oluşturan organlar üst ve alt solunum yolları olmak üzere 2’ye ayrılır. Burun (nasus) ve yutak (farinx) üst solunum yollarını meydana getirir.

Burun - Nasus

Kemik ve kıkırdaktan yapılmış kas ve deri ile örtülü solunum yolu ve koku organıdır.

Burun iki kısımda incelenir, bunlar :

       ·          nasus externus

       ·          cavitas nasi

Burun boşluğu mukoza ile kaplıdır. Bu mukozada mukus salgısı yapan  özelleşmiş hücreler vardır.

Burun yoluyla alınan hava içerisinde toz parçacıkları burun kılları tarafından tutulmaya çalışılır. Böylece akciğerlere mümkün olan en temiz hava ulaşmış olur.

Burun boşluğuna cavitas nasi denir. Bu boşluk ortadan septum nasi denilen bölme ile ayrılır 2 boşluk oluşur. Başlıca 3 kıkırdak vardır. Bunlar;

       ·          Cartilago nasi lateralis : çift kıkırdak

       ·          Cartilago alaris majör : çift kıkırdak

       ·          Cartilago septi nasi : tek kıkırdak

 

Burun boşluklarının yan duvarlarında 3 önemli kemik çıkıntısı vardır, bunlar:

  • Concha nasalis superior
  • Concha nasalis medius
  • Concha nasalis inferior

       ·    

Concha nasalis superior

  • Concha nasalis superior, burun boşluğunun üst bölgesinde yer alan kemiksi bir çıkıntıdır. Burun iç yüzeyinde yer alır ve hava akımını yönlendirerek nemlendirme ve ısıtma işlemlerine yardımcı olur. Bu kemik yapı, burun iç yüzeyinin %80'ini kaplayarak hava akımını yavaşlatır ve hava yolundaki partiküllerin yakalanmasına yardımcı olur. Ayrıca, burun içindeki hava akışının miktarını da düzenler.


Concha nasalis medius

  • Concha nasalis medius, burun boşluğunda, conchalar olarak adlandırılan kemikli yapıların en ortasında bulunan bir yapıdır. Bu yapı, burun boşluğundaki havanın nemlendirilmesi ve ısınması için burun mukozasına daha fazla yüzey alanı sağlamak için burun boşluğunun iç yüzeyinde bulunan engebeli bir bölümdür. Concha nasalis medius, burun boşluğunun orta kısmında bulunduğu için, concha nasalis inferior ve superior arasındaki alanda yer alır.

Concha nasalis inferior
  • Concha nasalis inferior, burun içindeki kemik ve kıkırdak yapıların oluşturduğu, kabaca kabuklu yüzeyli, üstteki iki konka gibi, alt burun boşluğunun bir parçasıdır. Konka, burun boşluğunun hava akışını yavaşlatarak, nemlendirerek ve ısıtarak, solunan havanın daha iyi filtrelenmesine yardımcı olan burun mukozasının yüzey alanını artırır. Ayrıca konkalardaki damarların genişlemesi veya daralması, burun tıkanıklığına neden olabilir.


Bu çıkıntılar dar geçitlerin oluşmasını sağlar. Bu geçitlerin isimleri yukarıdan aşağıya şöyledir:

  • Meatus nasi superior : koku sinirleri burada daha gelişmiştir.
  • Meatus nasi medius
  • Meatus nasi inferior

       · 

Burun boşluğu fonksiyonları bakımından 3 kısma ayrılır, bunlar:

Vestibulum nasi : Vestibulum nasi, burun boşluğunun en ön kısmında yer alan geniş bir bölgedir. Burun delikleri ve burun içi yapılara giriş yapmak için kullanılan bir giriş kapısı gibidir. Vestibulum nasi, kıllarla kaplıdır ve burun içine giren havada bulunan büyük partikülleri ve tozları tutmaya yardımcı olur. Ayrıca vestibulum nasi, burun içi yapılara nem sağlayan bezleri içerir.

       ·          Regio olfactoria : Burnun üst kısmıdır. Burada koku alınır.

       ·          Regio respiratoria : solunumla ilgili mukoza silya denilen tüysü uzantıları olan epitel hücrelerden oluşur.


Buruna açılan 4 paranazal sinüsler vardır, bunlar ;

  • sinus frontalis
  • sinus maxillaris
  • sinus sphenoidalis
  • sinus ethmoidales      

       

Sinus frontalis

  • Sinus frontalis, alın bölgesinde yer alan bir sinüstür. İnsan kafatasında 4 adet sinüs bulunmaktadır ve bunlar çeşitli hava yollarının içinde yer alarak havayı nemlendirme ve ısıtma gibi görevler üstlenirler. Sinus frontalis, burun boşluğunun üst kısmına yerleşir ve burun boşluğundan geçen hava ile iletişim halindedir. Ayrıca, yüz kemikleri ile kafatasının frontal bölgesinin arasındaki boşlukta yer alır ve frontal kemiklerin iç yüzeyini kaplar. Sinus frontalis, insanların kafatasındaki en büyük sinüslerden biridir.

Sinus maxillaris
  • Sinus maxillaris, yüz iskeletinin bir parçası olan ve yanak kemiklerinin içinde yer alan, hava dolu bir boşluktur. İki adet sinüs maxillaris vardır ve burun boşluğuna açılırlar. Sinüslerin iç yüzeyleri, ince bir mukozal tabaka ile kaplıdır ve bu tabaka, burun mukozasına benzer şekilde iltihaplanabilir. Sinus maxillaris iltihaplanması, sinüzit olarak bilinir ve sıklıkla burun tıkanıklığı, baş ağrısı, yüz ağrısı ve ateş gibi belirtilerle birlikte ortaya çıkar.


Sinus sphenoidalis
  • Sinus sphenoidalis, sphenoid kemiğinin içinde yer alan ve hava dolu bir boşluktur. İki adet sinus sphenoidalis vardır ve ikisi de kafa tabanında yer almaktadır. Bu sinüsler, diğer sinüsler gibi havalandırma ve nemlendirme fonksiyonlarına sahip olabilirler. Sinus sphenoidalis'in arkasında hipofiz bezinin yer aldığı sella turcica adı verilen bir çukur vardır.

Sinus ethmoidales
  • Sinus ethmoidales, burun boşluğunun orta bölgesinde yer alan, kafatasının etmoid kemiklerinde bulunan hava dolu boşluklardır. İki adet lateral (yan) ve iki adet medial (orta) olmak üzere toplamda dört adettir. Bu sinuslar, yüz kemiği sinüsleri gibi solunum fonksiyonlarına katkıda bulunurlar. Ayrıca, koku alma duyusunda da önemli bir rol oynarlar ve bazı insanlarda baş ağrısı gibi semptomlara neden olabilecek sinüzit enfeksiyonlarına yatkın olabilirler.

Yutak - Farinx

Solunum sistemi ile sindirim sistemini birbirinden ayıran bölümdür. Solunum ve sindirim organıdır. Reflex ile kapanır.

Yutağın Yapısı

Farinx’in üst bölümü (nazofarinx) yumuşak damakla ağız boşluğu ve burun boşluğunu birbirinden ayırır. Alt bölümü (laringofarinx) ise trakea ve özefagusla bağlantı yapar.

Yutak anatomik olarak 3 bölüme ayrılır, bunlar;

       ·          Nazofarinx : Solunum ile işitme ile ilgili görevi vardır. Nazofarinxe açılan östaki tüpü aracılığı ile orta kulağın dış ortamla hava ilişkisi sağlanır. Bu durum işitme organının iyi çalışmasını sağlar.

       ·          Orofarinx : Farinxin orta bölümüdür.

       ·          Laringofarinx : Larinx ve trakea ile bağlantı yapar. Özefagusun başlangıç kısmını oluşturur.

Farenxin Bölümleri :

       ·          Endofarenx : iç yüzü

Pars nasalis

  •  oepiferenxEpifarenks, yutağın üst kısmında bulunan, nazofarenksin arkasında yer alan bölgedir. Adenoid denilen ve genellikle çocuklarda görülen lenfoid dokular burada bulunur. Bu bölge ayrıca torus tubarius adı verilen ve orta kulakla burun boşluğunu birbirine bağlayan bir yapıyı da içerir. Epifarenksin en üst kısmı, nazofarenksin hemen üstünde yer alır.
  • orhinofarenxRinofarenks, burun ve farinksin birleştiği bölgedir. Burun boşluğundan başlayarak arkaya doğru uzanır ve orofarenksin üst kısmı ile devam eder. Bu bölge, solunum sistemine giren havanın nemlendirilmesi, ısınması ve temizlenmesine yardımcı olur. Aynı zamanda burun mukozasındaki koku reseptörleri sayesinde koku alma fonksiyonu da burada gerçekleşir.
  • onasofarenxNasofarenks, burun boşluğundan faringeal bölgeye kadar uzanan solunum yolunun bir bölümüdür. Burun boşluğu ile orofarenks arasında yer alır. Adenoid dokusu ve orifisium tuba auditivadan oluşur. Burun boşluğundan gelen hava burada nemlendirilir, ısıtılır ve toz, polen gibi yabancı maddelerden arındırılır. Nazofarenksin yüksek konumu ve adenoid dokusunun varlığı nedeniyle özellikle çocuklarda orta kulak enfeksiyonlarının oluşumuna zemin hazırlayan bir bölgedir.

pars oralis

  •  oorofarenx: Orofarenks, ağız boşluğunun arkasında yer alan ve ağızdan yemeklerin geçtiği, solunum ve sindirimin başladığı bölgedir. Oropharynx, dişlerin arasında yer alan yumuşak damak ile hyoid kemiği arasında uzanır ve alt kısımda laringofarenks ile birleşir. Burada bademcikler, dil kökü ve farengeal kısım yer alır.
  • omesofarenx:"Mesofarinks" veya "orta farenks" terimleri, orofarenks ve laringofarenks arasında kalan bölgeyi tanımlamak için kullanılabilir.

pars larengealis

  •  olarengofarenxLarenjofarenks, larenksin arkasında bulunan ve orofarenksin alt kısmı ile başlayan boşluk bölgesidir. Yutak ve gırtlak arasında yer alır. Larenjofarenks, üst kısımda burun boşluğu ile bağlantılıdır ve alt kısımda özofagusa açılan bir açıklıkla sonlanır. Yutma işlemi sırasında yiyecekler buradan geçerek özofagusa ulaşır.
  • ohipofarenx:Hipofarenks, yutakta orofarenksin altında yer alan bir yapıdır. Aynı zamanda farinksin en alt bölümüdür ve laringofarenks ile sınır oluşturur. Yutkunma işlemi sırasında, besinler hipofarenkse geçer ve buradan yemek borusuna doğru ilerler. Hipofarenksin önemli bir fonksiyonu da burun ve ağız arasında bir bağlantı görevi görmesidir.

Gırtlak  - Larinx

Solunum ve ses organıdır.

Yapısında birbirine kas ve zarlarla bağlı olan kıkırdaklar bulunur. Bu nedenle gırtlak devamlı açık ve hava geçişine izin verilir.

Gırtlağın yapısında bir çok kıkırdak olup bunlardan tek olan kıkırdaklar daha büyük ve önemlidir. Bunlar yukarıdan aşağı doğru şu şekildedir.

       ·          Epiglot kıkırdak : Gırtlağın başlangıcındadır. Yutma esnasında yutulan şeylerin solunum yollarına gitmesi engellenir.

       ·          Tiroid kıkırdak : Larinx kıkırdağının en büyüğüdür.

       ·          Krikoit kıkırdak : En kalın ve sağlam kıkırdaktır.

 

Çift olan kıkırdaklar :

  • Cartilago artytenoidea
  • Cartilago corniculata
  • Cartilago coneiformis


Cartilago arytenoidea

  • Cartilago arytenoidea, larenksin iki kıkırdak yapısından biridir ve vokal kordların bulunduğu bölgenin hemen üstünde yer alır. İnsan sesinin oluşumunda önemli bir rol oynar ve ses tellerinin gerilmesini sağlar. Aynı zamanda, bu kıkırdaklar solunum sırasında hava yolunun açık kalmasına yardımcı olur.


Cartilago corniculata

  • Cartilago corniculata, larenksin üst kısmında bulunan üçüncü bir kıkırdak yapıdır. Üstteki Cartilago arytenoidea ile alttaki Cartilago cuneiformis arasındadır. Sesi kontrol etmek ve larenksin açılmasını ve kapanmasını desteklemek için önemli bir role sahiptir.


Cartilago cuneiformis

  • Cartilago cuneiformis, larenksin üst kısmında bulunan küçük üçgenimsi kıkırdaktır. Bu kıkırdaklar, epiglottisin arkasındaki mukoza zarının üzerinde, aryepiglottik plikaların önünde yer almaktadır. Larenksin çevresindeki yumuşak dokuları sabitleyerek larenksin şeklini korumaya yardımcı olur. Ayrıca, ses tellerinin altında kalan alanda hava akımını yönlendirir ve ses üretimine katkıda bulunur.




Rima glottidis - Rima vocalis

İki plica vocalis ile bunlar arasındaki açıklığa  rima glottidis (mizmar aralığı) adı verilir. Larinks boşluğunun en dar yeridir. Glottis ,  larynx’in ses oluşumuyla ilgili bölümüdür.

Önde plica vocalis’ler arkada cartilago arytenoidea’ların basis’leri arasındadır.

Kıkırdaklar arasındaki kısma pars intercartilaginea, plica vocalis’ler arasındaki kısma pars intermembranacea denir. Rima glottidis’in tam kapanması öksürük oluşmasında önemlidir.

Larynx kasları        

  1. ekstrensek kaslar
  2. intrensek kaslar

Ekstrensek kaslar:

       ·          larinks’in komşusu olup larinks’in konumunu değiştirirler, bunlar:

o   m. cricothyroideus

o   m. crico-artenoideus posterior

o   m. crico-arytenoideus lateralis

o   m. arytenoideus transversus

o   m. arytenoideus obligus

o   m. ary-epiglotticus

o   m. thyro-arytenoideus

o   m. thyro-epiglotticus

o   m. vocalis

 

İntrensek kaslar:

       ·          larinks kıkırdakları arasında uzanan kendi kaslarıdır.

       ·          Bir tanesi tek diğerleri çifttir, bunlar:

o   m. cricothyroideus – anticus : tek

o   m. cricoarytenoideus posterior – posticus

o   m. cricoarytenoideus lateralis

o   m. arytenoideus transversus et obliquus

o   m. arytenoideus transversus

o   m. arytenoideus obliquus

o   m. thyroarytenoideus

 


m.  cricoarytenoideus posterior (posticus)

  • Lig.vocale’lere abdüksiyon yaptırarak, rima glottidis’i açan tek kastır.
    • rima glottidis: Larenksin içinde bulunan ve solunum yolunun açık veya kapalı olmasına izin veren açıklıktır. Glottis, vokal kordların ve aritenoid kıkırdakların arasındaki açıklıktır ve hava akışını kontrol eder. Solunum sırasında rima glottidis açık ve genişlerken, yutma veya öksürük sırasında daralabilir.

m. cricoarytenoideus lateralis

  • Lig.vocale’lere addüksiyon yaptıran esas kastır. Rima glottidis’in ön parçasını kapatır.

m. arytenoideus transversus 

  • Rima glottidis’in arka parçasını (pars intercartilaginea) kapatır.

    -

m. arytenoideus obliquus:  

  • Larinks girişini daraltan kastır. Bu nedenle larinks girişinin sfinkteri olarak kabul edilir.

m. thyroarytenoideus:

  • plica aryepiglottica’ları dışa doğru çekerek larinks girişini genişletir.

       

 Trachea – Soluk borusu

Trakea yaklaşık 2,5 cm genişliğinde 10-12 cm boyundadır. Kıkırdak halkalardan yapılmıştır. Sayıları 16-20 arasında değişir.

Trakea sağ ve sol 2 tane ana bronşa ayrılır. Bir bronş sağ bir bronş sol akciğere gider. Bronşların ince dallarına bronşiol denir.


Broşlardan sonra iletim yolu

  • Bronşlar
  • Bronşioller
  • Terminal bronşioller
  • Respiratuvar bronşiol
  • Duetus alveolaris
  • Alveol keseleri

      

 Bronş nedir?

  • Bronşlar, akciğerlerin havayolu sistemini oluşturan boru şeklindeki yapılardır. Trakeanın iki ana dalı olarak başlarlar ve soluk borusunun bölündüğü noktada bulunurlar. Bronşlar, sağ ve sol olmak üzere ikiye ayrılırlar. Sağ bronş, trakeanın sağ dalından çıkar ve sağ akciğere hava taşır. Sol bronş ise trakeanın sol dalından çıkar ve sol akciğere hava taşır. Bronşlar, ayrıca dallara ayrılarak akciğerlerin içine doğru ilerlerler. Bronş ağacı olarak bilinen bu yapı, akciğerlerin havalandırılmasını sağlar.

Bronşiol nedir?
  • Bronşiyol, bronşların dallanarak küçülen son bölümleridir. Genellikle 1 mm çapa kadar olan bronşiyollerin duvarları daha incedir ve iç yüzeyleri düzgündür. Bronşiyoller, terminal bronşiyol olarak adlandırılan en küçük bronşiyoller ile sonlanır ve akciğerlerin alveolus adı verilen hava keseciklerine bağlanır. Burada gaz değişimi gerçekleşir ve kandaki karbondioksit alveollere, alveollerdeki oksijen ise kana geçer.


Ductus alveolaris nedir?

  • Ductus alveolaris, akciğerlerdeki alveollerin havayla iletişimini sağlamak için kullanılan ince ve dallı borulardır. Bu borular, bronşiyol ağacının en uç kısmındaki alveol ağına açılır. Alveollerde gaz değişimi gerçekleşir ve oksijen kana emilirken, karbondioksit ise dışarı atılır. Ductus alveolaris, bu gaz değişiminden sonra havanın çıkışını sağlar.


Alveol nedir?

  • Alveol (Alveolus), akciğerlerdeki gaz değişiminden sorumlu olan küçük keseciklerdir. Alveoller, bronşiyol ağacının sonunda yer alır ve bronşiyol ve kapiller damarlar arasındaki gaz alışverişini sağlarlar. Alveollerin duvarları, tek katlı yassı epitelyal hücrelerden oluşur ve kan dolaşımına karışan oksijen ve karbondioksit gazlarının alışverişine izin veren çok ince bir kapaklama (basit epitel) yapısına sahiptir. Alveollerin içinde bulunan bir dizi kılcal kan damarı, kana oksijenin emilimine ve karbondioksitin atılmasına yardımcı olur.

Akciğerler - Pulmo

Solunum sisteminin oksijen ve karbondioksit değişiminin yapıldığı yerdir. Akciğerler costalar tarafından korunan hafif süngerimsi yumuşak elastik ve hassas bir organdır.

  • Akciğerin uç kısmına akciğer tepesi : apex pulmonis
  • aşağıda geniş olan bölümüne ise akciğer tabanı : basis pulmonis


Akciğerin üzerini 2 katlı  plevra zarları örter.

Akciğerin dış yüzeyini saran tabakasına visseral plevra, göğüs kafesinin iç yüzündeki tabakasına ise parietal plevra denir.

2 katlı zar arasında lenf sıvısı ve hava bulunur.

Akciğerin 4 tane yüzü vardır, bunlar:

       ·          Facies costales : Kaburga ve göğüs duvarının iç yüzüne denir.

       ·          Facies mediastinalis :  Akciğerin birbirine ve mediastinuma bakan yüzüne denir.

       ·          Facies interlobalis :  Loblar arasındaki yüzeyine denir.

       ·          Facies diaphragmatica : Diafragma  üstüne  oturan yüzeyine denir.   

       ·          Akciğerin mediastinum yüzünde akciğer göbeği (hilus pulmonis) bulunur. Buradan brochus pirincipalis dexter ya da sinister, sinirler, akciğer arteri ve venleri ve lenf damarları geçmektedir. Bu yapıların bağ doku ile sarılarak oluşturduğu yapıya akciğer kökü (radix pulmonis) denir.


Akciğerler fissura denilen yarıklar ile loblara ayrılır. Sağ akciğer 3, sol akciğer 2 loba ayrılmıştır.

Sağ akciğerdeki loblar :

  • Lobus superior
  • Lobus medius
  • Lobus inferior

Sol akciğerdeki loblar :

  • Lobus superior
  • Lobus inferior


     

Akciğer hacimleri

1.    Tidial volum (soluk hacmi) : Akciğere alınan ve akciğerden atılan hava miktarı. (500 ml)

2.    Inspirasyon rezervi : Kişinin alabileceği en fazla miktarda hava kapasitesidir. (3000 ml)

3.    Ekspirasyon rezervi : Kişinin atabileceği en fazla miktarda hava kapasitesidir. (1100 ml)

4.    Rezidüel hacim : En zor soluk vermede bile akciğerde kalan hava miktarıdır. (1200 ml)


Akciğer kapasitesi

1.   Toplam akciğer kapasitesi : Rezidüel kapasite ile vital kapasite toplamıdır. Ulaşılabilecek en büyük hava miktarıdır. (5800 ml)

2.   Inspirasyon kapasitesi : Soluk hacmi ile inspirasyon rezervinin toplamıdır. Soluk alma sırasında alınabilen en fazla hava kapasitesidir. (3500 ml)

3.  Rezidül kapasite : Ekspirasyon rezervi ile rezidüel hacmin toplamıdır. Normal soluk verdikten sonra akciğerde kalan hava miktarıdır. (2300 ml)

4.   Vital kapasite : Inspirasyon rezervi, ekspirasyon rezervi ve vital kapasite hacminin toplamıdır. Tam dolu bir akciğerden atılabilen hava miktarıdır. (4600 ml)

Akciğer hacim ve kapasiteleri yaş, cinsiyet ve aktivite durumuna göre değişebilmektedir.


Bir dakikada ventilasyon

VE=TV x f

VE : Bir dakikada alınan hava miktarı

TV : Tidial volüm (normal değer 500 ml)

f : Soluk frekansı (normal değer 12)


Soluk alma mekanizması (soluk alma=inspirasyon)

Dakikada 12-18 kez soluk alırız.

  • Diyafram kasılır, düzleşir ve incelir.
  • Kaburgalar arası kaslar kasılır ve yukarı yönlü hareket eder.
  • Gögüs boşluğu genişler ve hacmi artar. Hacim artması basıncın azalmasına neden olur.
  • Akciğer hacmi artar ve iç basıncı azalır.
  • Karın boşluğu daralır, hacmi azalır ve iç basıncı artar.
  • Hava akciğerlerde bulunan alveollere dolar.
  • Alveollerde havadan kana oksijen, kandan havaya karbondioksit geçer.



 Soluk verme mekanizması (soluk verme=ekspirasyon)

  • Diyafram gevşer, kubbeleşir ve uzar.
  • Kaburgalar arası kaslar gevşer ve aşağı yönlü hareket eder.
  • Gögüs boşluğu daralır ve hacmi azalır. Hacim azalması basıncın artmasına neden olur.
  • Akciğer hacmi azalır ve iç basıncı artar.
  • Karın boşluğu genişler, hacmi artar ve iç basıncı azalır.
  • Alveollerde bulunan hava akciğerden dışarıya atılır.
  • Alveollere geçen karbondioksit dışarıya atılır.

Solunum fonksiyon testi - sft

Solunum fonksiyon testi, akciğerlerin ne kadar iyi çalıştığını ölçmek için kullanılan bir testtir. Bu test, akciğerlerin ne kadar havayı alıp verebileceğini, ne kadar etkili bir şekilde havayı dışarı atabileceğini ve akciğerlerin ne kadar iyi çalıştığını ölçmek için kullanılır.

Solunum fonksiyon testi, bir spirometre adı verilen bir cihaz kullanılarak yapılır. Spirometre, hastanın nefes alıp verdiği hava miktarını ve hızını ölçer.

Solunum fonksiyon testinde ölçülen parametreler şunlardır:
  • FVC (Forced Vital Capacity): Zorlu vital kapasite, akciğerlerin ne kadar havayı zorla dışarı atabileceğini ölçer.
  • FEV1 (Forced Expiratory Volume in 1 Second): Zorlu ekspirasyon hacmi, 1 saniyede zorla dışarı atılan hava miktarını ölçer.
  • FEV1/FVC oranı: FEV1'in FVC'ye oranıdır. Bu oran, akciğerlerin ne kadar etkili bir şekilde havayı dışarı attığını gösterir.
  • PEF (Peak Expiratory Flow): Zorlu ekspirasyon akış hızı, 1 saniyede zorla dışarı atılan havanın hızını ölçer.
  • MEF (Mid-Expiratory Flow): Orta ekspirasyon akış hızı, ekspirasyon sırasındaki orta akış hızını ölçer.
  • DLCO (Diffusion Capacity of the Lungs for Carbon Monoxide): Akciğerlerin karbonmonoksit difüzyon kapasitesi, akciğerlerin karbonmonoksiti ne kadar iyi emdiğini ölçer.
Solunum fonksiyon testi, aşağıdaki durumlarda kullanılabilir:
  • Astım, bronşit, KOAH gibi akciğer hastalıklarının teşhis ve tedavisinde
  • Sigara içenlerin akciğer sağlığını izlemede
  • İşyerinde maruz kalınan toz veya gazların akciğerlere zarar verip vermediğini belirlemede
  • Akciğer kanseri gibi akciğer hastalıklarının ilerlemesini izlemede

Göğüs Boşluğu -  cavitas thoracis

  • Esas solunum ve dolaşım organlarını içinde barındıran kemik ve kıkırdaktan yapılmış, tepesi kesik koni şeklinde bir boşluktur.
  • Mediastium : Her iki akciğerin mediastinal yüzleri arasında kalan aralığa verilen isimdir.

Plevra

  • Akciğerleri ayrı ayrı bir torba gibi saran seröz zara denir. Plevra, göğüs boşluğunun iç yüzeyini kaplayan ve akciğerleri saran ince bir zar sistemidir. Plevranın iç yüzeyi (viseral plevra) akciğerleri kaplarken, dış yüzeyi (parietal plevra) göğüs boşluğunun iç yüzeyini kaplar. Plevra arasındaki boşluk, pleural boşluk olarak adlandırılır ve akciğerlerin genişleyip küçüldüğü sıvı dolu bir boşluktur.

Alveoller

  • Akciğerlerin fonksiyonel birimleri olan alveoller, küçük ve içi hava dolu keseciklerdir. Görünüşü üzüm salkımına benzer.