Baş iskeleti - Cranium

 










A- os frontale - alın kemiği ya da ön kemik (1)

  • Alın bölgesinde yer alan, yassılaşmış ve kabuk şeklindeki kemiktir.
  • Frontal kemik 6 bölümde incelenir, bunlar;
    • skuamöz kısım - squamous part 
    • burun kısmı - nasal part
    • iki yörünge plakası - two orbital plates
    • iki elmacık plakası - zygomatic plates


Frontal kemiği fonksiyonları;

  • Alnın düz eğriliğini oluşturur.
  • Beynin ön lobunu (frontal lob) korur.
  • Kafatası boşluklarının oluşumuna katılır (örneğin kraniyal fossa.)


Frontal kemiğin eklem yaptığı kemikler;

  1. Lacrimal kemik / Göz yaşı kemiği : frontolacrimal suture
  2. Nasal kemik / Burun kemiği : frontonasal suture
  3. Ethmoidal kemik : frontoethmoidal suture
  4. Maxilla / Üst çene kemiği : frontomaxillary suture
  5. Zygomaticum / Elmacık kemiği : zygomaticofrontal suture
  6. Sphenoid kemik : sphenofrontal suture
  7. Parietal kemik : frontoparietal suture ya da coronal suture


B- os temporale - temporal kemik ya da şakak kemiği (2)

  • Temporal kemik; kafatasının yan ve taban kısmında bulunan, birden fazla kasın yapışma noktası olan düzensiz kemiktir. Sağda ve solda olmak üzere toplam iki adettir.

Temporal kemik fonksiyonları;

  • Kafatasının yan şakak bölgesini oluşturur.
  • İşitme ile ilgili yapılar bu kemik içerisinde yer alır.

Temporal kemiğin bölümleri;

Skuamöz kısım - Squamous part
Mastoid kısım - 
Mastoid part
petroz parçası - 
Petrous part
timpanik kısım - 
tympanic part

temporal kemik üzerinde yer alan yapılar;
  • Pars squamosa (facies cerebralis) – Squamous part (cerebral surface)
  • Pars petrosa (pyramis) – Petrous part (pyramid) of temporal bone
  • Pars petrosa (processus mastoideus) – Petrous part (mastoid process)
  • Incisura parietalis – Parietal notch
  • Fissura petrosquamosa – Petrosquamous fissure


Fissura petrosquamosa
temporal kemikteki petrosus ve squamosus kemikleri birbirinden ayıran bir yarıktır. Bu yarıktan geçen yapılar şunlardır:
  1. Timpanik sinir (nervus tympanicus): Bu sinir, iç kulağın orta kulağa giden duyusal siniridir. Timpanik sinir, iç kulağın koklea kısmından kaynaklanır ve temporal kemikteki fissura petrosquamosa yoluyla orta kulağa geçer. Orta kulakta, timpanik sinir, timpanik membranın (kulak zarı) arkasında bulunan timpanik tüberküle bağlanır. Timpanik sinir, orta kulaktan gelen ses dalgalarını iç kulağa iletir.
  2. Timpanik damarlar (vasa tympanica): Bu damarlar, orta kulağın kan damarlarını sağlar. Timpanik damarlar, temporal kemikteki fissura petrosquamosa yoluyla orta kulağa girer. Orta kulakta, timpanik damarlar, timpanik membranı, orta kulak kemikçiklerini ve orta kulak boşluğunu besler.
  3. Timpanik kanallar (canales tympanici): Bu kanallar, orta kulağın havasını orta kulaktan dış kulak kanalına taşır. Timpanik kanallar, temporal kemikteki fissura petrosquamosa yoluyla orta kulağa girer. Orta kulakta, timpanik kanallar, orta kulak boşluğundan dış kulak kanalına doğru uzanır. Timpanik kanallar, orta kulağın havalandırmasına yardımcı olur.


    Temporal kemiğin eklem yaptığı kemikler

    1. Occipital kemik : Occipitomastoid suture 
    2. Parietal kemik : squamosal suture 
    3. Sphlenoid kemik : sphenosquamosal suture 
    4. Temporal kemik ve Os zygomaticum / Elmacık kemiği : zygomaticotemporal suture -temporomandibular eklem



    C- os parietale (2)

    • Kafatasının üst yan tarafını oluşturur. 
    • Dörtgen şeklindedir ve hafif kavisli yapısı vardır.
    • İki yüzeyi, dört sınırı ve dört açısı bulunmaktadır.
    Parietal kemiğin yüzeyleri : parietal kemiğin iç ve dış olmak üzere toplam iki yüzeyi vardır.
    • dış yüzey : dış yüzeyi pürüzsüz ve dış bükey yapıdadırlar.
    • iç yüzey : dış yüzeyin tersine düzensiz yapıda ve dış bükey görünümündedir. Kan damarları ve oluk (foramen) içerin yapıları vardır.
    Parietal kemiğin sınırları : parietal kemiğin dört tane sınırı vardır, bunlar;
    • Sagittal sınır : Üstten bakıldığında görünebilen ve içlerindeki en kalın ve en uzun olan sınırdır. İki paerietal kemik bu sınır sayesinde birbirine bağlanır.
    • Skuamozal (squamosal) sınır: İnce ve düz yapıda başlarken sonlarına doğru kalınlaşır. Üç kemiğin birbiriyle sınırını oluşturur.
    • Frontal sınır : Ön taraftan bakıldığında görünebilen sınırdır. Tırtıklı yapıdadır ve frontal kemikle koronal sütürun (coronal suture) superolateral kısmını oluşturur.
    • Oksipital sınır: Arkadan bakıldığında görünebilen düzensiz yapıda kemiktir. Oksipital kemik ile birlikte lambdoid sütürün (lambdoid suture) inferolateral kısmını oluşturur.



    Parietal kemiğin açıları : dört açısı vardır, bunlar;
    • Frontal açı : Sagittal ve frontal sınırların birleşiminden meydana gelir.  Sagittal ve coranal sütürlerin kesişiminde (bragma) bulunur.
    • Sphenoidal açı : Frontal ve skuamozal sınırların birleşiminden meydan gelir. Coranal, sfenoparietal ve sfenofrontal sütürlerin keşişiminde (periton) bulunur.
    • Occipital açı : Sagittal ve oksipital sınırların birleşiminden meydana gelir, daha yuvarlak yapıdadır. Lambdoid ve sagittal sınırların kesişiminde (lambda) bulunur.
    • Mastoid açısı : Oksipital ve skuamozal sınırların birleşiminden meydana gelir. Periomastoid ve lambdoid sütürlerin kesişiminde (asterion) bulunur.

    D- os occipitale


    • Başın arka kısmını kaplayan ve beyinciği koruyan kemiktir.
    • c1-atlas ile eklem yapan tek kafatası kemiğidr.
    oksipital kemiğin parçaları
    1. Baziler kısım
    2. Kondiler kısımlar
    3. Skuamöz kısım

    oksipital kemiğin kenarları
    • Superolateral - lambdoid suture
    • Inferolateral - occipitomastoid suture
    • Inferior - petrooccipital fissure


    oksipital kemiğin delikleri
    • foramen magnum: Oksipital kemikte bulunan kafatasının taban kısmında bulunan bir deliktir. Bu delik vücudun en büyük deliğidir ve boyun deliği olarak bilinmektedir. İçerisinden geçen yapılar şunlardır;
      • medulla oblangata - omurilik soğanı
      • n. accessorius'ün spinal kökü (CN XI)
      • a. vertebralis ve dalları
      • a. spinalis anterior ve a. spinalis posterior
      • tectorial membrane -  tektorial membran
      • alar bağlar
    • jugular foramen: Hem temporal kemik hem de oksipital kemik tarafından oluşturlan bir deliktir. İçerisinden şu yapılar geçer;
      • sinus petrosus inferior - inferior petrozal sinus
      • n. glossopharyngeus - CN IX
      • n. vagus - CN X
      • n. accessorius - CN XI
      • sigmoid sinus
      • a. meningea posterior
    • hipoglossal kanal: 12. kraniyal sinirin (n. hypoglossus) geçtiği deliktir.


    E- os ethmoidale

    • Os ethmoidale kemiği, kafatasında bulunan, burun boşluğunun üst kısmında yer alan bir kemiktir. Burun boşluğunun havalandırılmasında, nemlendirilmesinde ve koku algılanmasında önemli rol oynar.
    • Os ethmoidale kemiğinin iltihaplanması, sinüzit olarak bilinir. Sinüzit, burun tıkanıklığına, baş ağrısına ve yüz ağrısına neden olabilir.
    • Os ethmoidale kemiğinin kırılması, burun travmalarında sıklıkla görülür. Os ethmoidale kemiğinin kırılması, burun tıkanıklığına, şekil bozukluğuna ve nefes alma zorluğuna neden olabilir.
    Os ethmoidale kemiğinin başlıca görevleri şunlardır:
    1. Burun boşluğunun havalandırılmasını ve nemlendirilmesini sağlamak
    2. Koku algılanmasını kolaylaştırmak
    3. Göz çukuru ve burun boşluğunun oluşumunda rol oynamak


    Os ethmoidale kemiğinin komşulukları şunlardır:
    • Önde: Frontal kemik, nazal kemikler
    • Arkada: Sphenoid kemik
    • Üstte: Frontal kemik
    • Altta: Maxilla
    • Yanda: Temporal kemik
    Os ethmoidale kemiği, üç bölümden oluşur:
    1. Lamina cribrosa: Koku sinirlerinin geçtiği delikli bir yapıdır.
    2. Crista galli: Beyin sapını destekleyen bir çıkıntıdır.
    3. Ethmoid labyrinth: Burun boşluğunun üst kısmını oluşturan bir yapıdır.


    F- os sphlenoidale

    • Sphenoid kemiği, kafatasında bulunan, orta kısımda yer alan bir kemiktir. Beyin, göz, burun, ağız, sinüsler ve kulak gibi önemli yapılara destek sağlar.
    • Sphenoid kemiğinin iltihaplanması, sphenoiditis olarak bilinir. Sphenoiditis, baş ağrısına, yüz ağrısına ve görüş bozukluklarına neden olabilir.Sphenoid kemiğinin kırılması, kafa travmalarında sıklıkla görülür. 
    • Sphenoid kemiğinin kırılması, beyin hasarına, görme kaybına ve yüz şekil bozukluğuna neden olabilir.
    Sphenoid kemiğinin başlıca görevleri şunlardır:

    1. Beyin sapını ve kraniyal sinirleri desteklemek,
    2. Göz çukurlarını ve burun boşluğunun üst kısmını oluşturmak,
    3. Sinüsleri desteklemek,
    4. Kulak kanalını oluşturmak.

    Sphenoid kemiğinin komşulukları şunlardır:
    • Önde: Frontal kemik, etmoid kemik
    • Arkada: Oksipital kemik
    • Üstte: Temporal kemikler
    • Altta: Maxilla, palatum
    • Yanda: Temporal kemikler
    Sphenoid kemiği, üç bölümden oluşur:
    1. Sella turcica: Hipofiz bezinin bulunduğu bir çukurdur.
    2. Body of sphenoid: Beyin sapını ve kraniyal sinirleri destekleyen bir yapıdır.
    3. Greater wing of sphenoid: Göz çukurlarını ve burun boşluğunun üst kısmını oluşturan bir yapıdır.


    Hangi kemikler ile eklem yapar
    1. Frontal kemik - sphenofrontal suture
    2. Parietal kemik - sphenoparietal suture
    3. Temporal kemik - sphenosquamosal suture
    4. Oksipital kemik - spheno-ocipital suture (25 yaşından sonra kemikler kaynaşır)


    Os sphlenoidale'de bulunan yapılar
    • Gövdesi
    • Küçük kanatları
    • Büyük kanatları
    • Pterigoid süreçler






    2- Viscerocranium kemikleri




    Maxilla - üst çene kemiği

    • Maxilla kemiği, iskeletin yüz bölümünde bulunan, çift olan bir kemiktir. Altçene kemiğinden sonraki en büyük alanı kaplar. Göz çukuru, burun boşluğu ve ağız boşluğu gibi boşlukların meydana gelmesine yardım eder.
    • Maxilla kemiğinin içinde, üst dişlerin kökleri için yer alan maksiller sinüsler bulunur.
    • Maxilla kemiği, burun boşluğunun alt kısmını oluşturur.
    • Maxilla kemiği, ağız boşluğunun üst kısmını oluşturur.
    • Maxilla kemiği, göz çukuru, burun boşluğu ve ağız boşluğu arasında geçişi sağlayan kanallar ve açıklıklar içerir.
    • Maxilla kemiği, birçok farklı kas ve tendona tutunma yeri sağlar. Bu kaslar ve tendonlar, göz kırpma, yüz ifadesi oluşturma, ağzın açılması ve kapanması gibi işlevleri yerine getirir.
    • Maxilla kemiği, kafa travmaları ve yüz yaralanmalarında sıklıkla etkilenen bir kemiktir. Bu yaralanmalar, maxilla kemiğinin kırılmasına veya yerinden çıkmasına neden olabilir. Maxilla kemiği kırığı veya yerinden çıkması, yüzün şeklinin ve ifadesinin değişmesine, görme ve çiğneme sorunlarına yol açabilir.

    Maxilla kemiğinin başlıca görevleri şunlardır:
    1. Göz çukuru, burun boşluğu ve ağız boşluğunun oluşumuna yardımcı olmak
    2. Üst dişleri desteklemek
    3. Ağzın kapanmasında ve çiğneme hareketlerinde rol oynamak
    4. Yüzün şeklini ve ifadesini oluşturmak
    Maxilla kemiğinin komşulukları şunlardır:
    • Önde: Frontal kemik, nazal kemikler, lacrimal kemikler, conchae nasalis inferior
    • Arkada: Palatinum kemiği, sfenoid kemik
    • Üstte: Frontal kemik, etmoid kemik
    • Altta: Mandibula
    • Yanda: Temporal kemik, zygomaticum kemiği




    Os zygomaticum

    • Elmacık kemiği (Os zygomaticum), kafatasında bulunan, yüzün orta kısmında yer alan bir kemiktir. Burun, göz ve üst çene ile eklem yaparak bu yapılara destek sağlar. Ayrıca, ağzın kapanmasında ve çiğneme hareketlerinde de rol oynar.
    • Elmacık kemiği, birçok farklı kas ve tendona tutunma yeri sağlar. Bu kaslar ve tendonlar, göz kırpma, yüz ifadesi oluşturma, ağzın açılması ve kapanması gibi işlevleri yerine getirir.
    • Elmacık kemiği, kafa travmaları ve yüz yaralanmalarında sıklıkla etkilenen bir kemiktir. Bu yaralanmalar, elmacık kemiğinin kırılmasına veya yerinden çıkmasına neden olabilir. Elmacık kemiği kırığı veya yerinden çıkması, yüzün şeklinin ve ifadesinin değişmesine, görme ve çiğneme sorunlarına yol açabilir.
    Elmacık kemiğinin başlıca görevleri şunlardır:
    1. Burun, göz ve üst çeneye destek sağlamak,
    2. Ağzın kapanmasında ve çiğneme hareketlerinde rol oynamak,
    3. Yüzün şeklini ve ifadesini oluşturmak.
    Elmacık kemiğinin komşulukları şunlardır:
    • Önde: Burun kemiği, üst çene kemiği
    • Arkada: Temporal kemik, sfenoid kemik
    • Üstte: Frontal kemik
    • Altta: Maxilla
    • Yanda: Temporal kemik




    Os nasale

    • Kafatasında bulunan küçük ve düz şekle sahip bir kemiktir.
    • Burun kemiği olarak da adlandırılır. Burnu korur, burun köprüsü ve burun boşluğu yapılarının oluşumunu sağlar.
    • Maksilla'nın frontal çıkıntılarının medialinde yer alır. Her iki kenarı birbirine iç dikiş ile medial olarak bağlanır. 
    • Dikdörtgen şeklindedir, iki yüzeyi ve dört kenrarı vardır. Üst kenarıları ve ana yüzeyi burun koprüsünü, alt kenarları ise burun boşluğunun üst kenarlarını oluşturur.

    nasal kemik eklemleri
    • frontal kemik - üstte frontonasal suture
    • maxilla - yanda nasomaxillary suture
    • lateral cartilage - altta 

    Os lacrimale


    • Os lacrimale kemiği, kafatasında bulunan, göz çukuru ve burun boşluğunun oluşumunda rol oynayan bir kemiktir. Göz yaşı kanalının bir kısmını da oluşturur.
    • Os lacrimale kemiği, göz yaşı sisteminin önemli bir parçasıdır. Göz yaşı kanalının bir kısmını oluşturarak, gözyaşlarının gözden burun boşluğuna akmasını sağlar. Ayrıca, göz yaşı kesesini destekleyerek, gözyaşlarının biriktirilmesini ve dağıtılmasını sağlar.
    • Os lacrimale kemiği, kafa travmaları ve yüz yaralanmalarında sıklıkla etkilenen bir kemiktir. Bu yaralanmalar, os lacrimale kemiğinin kırılmasına veya yerinden çıkmasına neden olabilir. Os lacrimale kemiği kırığı veya yerinden çıkması, göz yaşı sisteminin işlevini bozabilir ve gözde sulanma, kızarıklık ve şişlik gibi sorunlara yol açabilir.

    Os lacrimale kemiğinin başlıca görevleri şunlardır:
    1. Göz yaşı kanalının bir kısmını oluşturmak
    2. Göz yaşı kesesini desteklemek
    3. Göz çukuru ve burun boşluğunun oluşumunda rol oynamak

    Os lacrimale kemiğinin komşulukları şunlardır:
    • Önde: Frontal kemik, nazal kemik
    • Arkada: Maxilla
    • Üstte: Frontal kemik
    • Altta: Maxilla
    • Yanda: Frontal kemik, nazal kemik, lacrimale kemiğinin diğer parçası

    Os palatinum 

    Palatin kemikler, başın ve yüzün yapısının bir parçasıdır ve ağız boşluğunun üst kısmının oluşturulmasına katkıda bulunurlar. Palatin kemiklerin ana görevleri şunlardır:

    1. Damak Oluşturmak: Palatin kemikler, ağız boşluğunun üst kısmında yer alır ve böylece yukarıda ağızın tavanını oluştururlar. Bu yapı, dilin alt tarafıyla yemek ve sıvıların ağıza girişini ayıran bir bariyer görevi görür. İşte bu nedenle palatin kemikler ve diğer bazı kemiklerden oluşan bu bölgeye "damak" adı verilir.
    2. Konuşma ve Yutma: Palatin kemikler, konuşma ve yutma sırasında dil ve ağız kaslarının uygun şekilde çalışmasına yardımcı olurlar. Ayrıca, yutma sırasında yemek veya sıvının burun boşluğuna kaçmasını önlerler.

    Palatin kemikler aşağıdaki kemiklerle sınırdaş veya komşu durumundadır:

    • Maxilla Kemikleri (Üstçene Kemikleri): Palatin kemikler, ağızın üst kısmını oluşturan maxilla kemikleri ile yan yana gelirler. Bu kemikler birlikte çalışarak üst damak oluşturur.

    Palatin kemiklerin doğru şekilde gelişmemesi veya yaralanması, çeşitli problemlere yol açabilir, özellikle dilin ve ağız boşluğunun işlevlerini etkileyebilir. Bu nedenle, bu kemiklerin normal gelişimi ve sağlığı, ağız ve yüz cerrahları tarafından takip edilir.

    palatin kemikte yer alan yapılar:
    • lamina perpendicularis – perpendicular plate
    • lamina horizontalis – horizontal plate
    • processus orbitalis – orbital process
    • incisura sphenopalatina – sphenopalatine notch
    • processus sphenoidalis – sphenoidal process


    Sphenopalatine foramen - incisura sphenopalatina

    • Yüz ve kafatasının kemik yapısında bulunan bir açıklıktır. Bu foramen, kafatasının tabanında yer alır ve anatomik olarak önemli bir yapıdır.
    • Sphenopalatine foramen, burun boşluğunu ve pterygopalatine fossa'yı birbirine bağlayan bir fissürdür. Bu fissürden aşağıdaki dokular geçer:

    1. a. sphenopalatina - sphenopalatine artery: Burun boşluğunu ve sinüsleri kanla besler.
    2. n. nasopalatinus - nasopalatine nerve: Burun boşluğunun ön kısmını ve üst dudağı innerve eder.
    3. Superior nasal nerve : Burun boşluğunun üst kısmını innerve eder.

    Incisura sphenopalatina ve sphenopalatine foramen, burun mukozasının kanlanmasında ve sinirlenmesinde önemli rol oynar.

    Concha nasalis inferior

    • Concha nasalis inferior kemiği, kafatasında bulunan, burun boşluğunun alt kısmında yer alan bir kemiktir. Burun boşluğunun havalandırılmasında ve nemlendirilmesinde önemli rol oynar.
    • Concha nasalis inferior kemiği, burun boşluğundaki diğer konkalarla birlikte havayı ısıtmak, soğutmak ve nemlendirmek için çalışır. Concha nasalis inferior kemiği, burun boşluğunun alt kısmında yer aldığı için, havayı ısıtmak ve nemlendirmek için daha fazla yüzey alanı sunar. Bu, havayı daha etkili bir şekilde nemlendirmesine ve ısıtmasına yardımcı olur.
    • Concha nasalis inferior kemiği, ayrıca kokunun algılanmasını da kolaylaştırır. Burun boşluğundaki hava, concha nasalis inferior kemiği tarafından ısıtılır ve nemlendirilir. Bu, kokuyu taşıyan moleküllerin daha kolay uçmasına yardımcı olur.

    Concha nasalis inferior kemiğinin başlıca görevleri şunlardır:
    1. Burun boşluğunun havalandırılmasını ve nemlendirilmesini sağlamak
    2. Havanın ısıtılmasını ve soğutulmasını sağlamak
    3. Kokunun algılanmasını kolaylaştırmak

    Concha nasalis inferior kemiğinin komşulukları şunlardır:
    • Önde: Burun septumu
    • Arkada: Palatinum kemiği
    • Üstte: Maxilla
    • Altta: Burun mukozası


    Vomer

    • Görünüşünden dolayı Latince saban demiri adını alöıştır.
    • Burun boşluğunun ortasında dikine konumlanmış ve dört köşesi olan bir kemiktir.
    • ethmoidal kemik ve nazal kıkırdak ile birlikte nazal septumun oluşmasını sağlamak ve burundaki nörovasküler yapılar için geçiş sağlamak vomerin görevleridir.

    mandibula - alt çene kemiği

    • Mandibula kemiği, kafatasında bulunan, alt çeneyi oluşturan bir kemiktir. Çiğneme, konuşma ve yüzün şeklini oluşturmada önemli rol oynar.
    • Mandibula kemiğinin içinde, alt dişlerin kökleri için yer alan alveoller bulunur.
    • Mandibula kemiği, ağız boşluğunun alt kısmını oluşturur.
    • Mandibula kemiği, temporal kemikle eklem yaparak temporomandibular eklemi oluşturur.
    • Corpus mandibulae, alt dişleri destekler ve çiğneme hareketlerini gerçekleştirmek için temporal kemikle eklem yapar. Ramus mandibulae, temporal kemikle eklem yapar ve konuşmayı kolaylaştırmak için gerekli olan kaslara tutunma yeri sağlar.
    • Mandibula kemiği, kafa travmaları ve yüz yaralanmalarında sıklıkla etkilenen bir kemiktir. Bu yaralanmalar, mandibula kemiğinin kırılmasına veya yerinden çıkmasına neden olabilir. Mandibula kemiği kırığı veya yerinden çıkması, konuşma, çiğneme ve yüzün şeklinin ve ifadesinin değişmesine yol açabilir.

    Mandibula kemiğinin başlıca görevleri şunlardır:
    1. Alt dişleri desteklemek
    2. Çiğneme hareketlerini gerçekleştirmek
    3. Konuşmayı kolaylaştırmak
    4. Yüzün şeklini ve ifadesini oluşturmak

    Mandibula kemiğinin komşulukları şunlardır:
    • Önde: Mental foramen
    • Arkada: Temporal kemik
    • Üstte: Temporal kemik
    • Altta: Mandibula
    • Yanda: Temporal kemik

    mandibula kemiği, iki parçadan oluşur:
    1. Corpus mandibulae: Alt çenenin gövdesini oluşturur.
    2. Ramus mandibulae: Alt çenenin yan kolunu oluşturur.





    inferior cranial fossa



    foramen incisivum
    • Foramen incisivum, insan iskelet sisteminde, üst çene kemiği (maxilla) ve sert damak (palatum durum) arasında bulunan bir açıklıktır. Latince'de "kesici delik" anlamına gelir. Bu açıklık, üst çenede yer alan iki kesici dişin arasında bulunur.
    • Foramen incisivum, sinirlerin ve damarların geçtiği bir geçit olarak görev yapar. İçerisinden geçen yapılar arasında, anterior (ön) palatinal arter ve palatinal sinir bulunur. Ayrıca, bu açıklıktan geçen dallarla burun boşluğu ile ağız boşluğu arasında bir bağlantı sağlanır.
    • Foramen incisivum, embriyonik dönemde yarıklı bir yapı olan "incisivus sulkusu"nun bir kalıntısıdır. Gelişim sürecinde bu yarıklar normal olarak birleşir ve foramen incisivum oluşur. Normalde tek bir açıklık olarak gelişir, ancak bazen ikiye ayrılabildiği durumlar da görülebilir.
    • Bu açıklığın morfolojisi ve büyüklüğü kişiden kişiye değişebilir. Foramen incisivum, diş hekimliği ve tıp alanında önemlidir ve anatomik bir referans noktası olarak kullanılır.

    Foramen palatinum majus
    • Foramen palatinum majus, insan iskelet sisteminde, sert damak (palatum durum) bölgesinde yer alan bir açıklıktır. Latince'de "büyük palatinal delik" anlamına gelir. Bu delik, maksilla (üst çene kemiği) ile sfenoid kemik arasındaki bir bağlantı noktasında bulunur.
    • Foramen palatinum majus, büyük palatinal arterin ve sinirin geçtiği bir geçittir. Bu arter ve sinir, sert damaktan geçerek ağız boşluğuna ulaşır. Aynı zamanda, bu açıklık aracılığıyla maksiller sinüs ile ağız boşluğu arasında bir bağlantı sağlanır.
    • Foramen palatinum majus, diş hekimliği ve tıp alanında önemlidir. Bu açıklığın boyutu ve şekli kişiden kişiye değişebilir. Anatomik bir referans noktası olarak kullanılır ve cerrahi işlemler, anestezi uygulamaları veya diğer dental prosedürler sırasında dikkate alınır.

    Foramina palatina minora
    • Foramina palatina minora (küçük palatinal delikler), insan iskelet sisteminde yer alan ve sert damakta (palatum durum) bulunan küçük açıklıklardır. Bu delikler, sert damakta genellikle her iki tarafta, büyük palatinal deliklerin önünde yer alır.
    • Foramina palatina minora, palatinal sinirlerin geçtiği bir geçittir. Bu sinirler, palatinal arter ve diğer damarlarla birlikte sert damaktan geçerek ağız boşluğuna ulaşır. Fonksiyonel olarak, bu delikler ağız boşluğundaki hissiyatı sağlar ve dilin arkasındaki tat alma ve dokunma ile ilgili bölgeleri innerve eder.
    • Foramina palatina minora, diş hekimliği ve tıp alanında önemlidir. Bu açıklıkların boyutu ve şekli kişiden kişiye değişebilir. Anatomik bir referans noktası olarak kullanılır ve cerrahi işlemler, anestezi uygulamaları veya diğer dental prosedürler sırasında dikkate alınır.

    canalis pterygoideus
    • Canalis pterygoideus, kafatasının tabanında bulunan ve çeşitli kanalların yer aldığı bir yapıdır. Bu kanallar, kafa içinde önemli sinirlerin ve damarların geçişini sağlar. Canalis pterygoideus, sphenoid kemikte yer alır ve pterygoid çıkıntıların arasında bulunur.
    • Canalis pterygoideus, iki ana bölüme ayrılır: superior (üst) kanal ve inferior (alt) kanal. Superior kanal, maksiller sinirin (CN V2) ve arteria meningea media'nın geçişine izin verir. Inferior kanal ise daha küçük bir kanaldır ve arteria pterygoidea'nın geçişini sağlar.
    • Bu kanallar, çeşitli cerrahi işlemler, sinir blokları ve anatomik referans noktaları için önemlidir. Özellikle çene cerrahisi, sinir ve damarların korunması ve anatomik yapıların dikkatlice yönetilmesi gereken prosedürlerde canalis pterygoideusun bilinmesi önemlidir.

    Foramen ovale ossis sphenoidalis
    • Foramen ovale ossis sphenoidalis, sphenoid kemiğin bir yapısıdır ve kafatasının tabanında bulunur. İsim olarak "ovale" kelimesi, Latincede "yumurta" anlamına gelir ve foramenun şeklini tarifler. Foramen ovale, sphenoid kemiğin lateral yüzünde, foramen rotundumun hemen arkasında yer alır.
    • Foramen ovale, çene sinirinin (mandibular sinir, CN V3) geçişine izin verir. Bu sinir, trigeminal sinirin üç ana dalından biridir ve çene, alt dudak, dilin ön iki üçte biri ve çiğneme kaslarını innerve eder. Foramen ovale, çene sinirinin kafatasından geçerek yüz kaslarına ve çeneye doğru uzanmasını sağlar.
    • Foramen ovale, anatomik bir referans noktası olarak da kullanılabilir. Cerrahi prosedürlerde, çene siniri blokajı veya sinirin cerrahi girişimler sırasında korunması gerektiği durumlarda foramen ovaleye dikkat edilir.

    Foramen spinosum
    • Foramen spinosum, insan kafatasının tabanında bulunan küçük bir açıklıktır. Latince "spinous foramen" olarak da adlandırılır, çünkü spinosum kelimesi "dikenimsi" anlamına gelir. Foramen spinosum, sphenoid kemiğin yan yüzünde, foramen ovale ile foramen lacerum arasında yer alır.
    • Foramen spinosum, arteria meningea media adı verilen bir arterin geçişine izin verir. Bu arter, dura mater adı verilen beyin zarının orta tabakasını besler. Foramen spinosum ayrıca arteria meningea media'nın meninks adı verilen dış zarın bir tabakasına da dallanmasına izin verir.
    • Foramen spinosum, cerrahi uygulamalar ve kafa tabanı anatomi çalışmaları sırasında önemli bir anatomik referans noktasıdır. Bu açıklığın yerini doğru bir şekilde belirlemek, ilgili damar ve sinir yapılarının korunmasını sağlamak için önemlidir.

    Foramen lacerum
    • Foramen lacerum, kafatasının tabanında bulunan bir açıklıktır. Latince "lacerum" kelimesi "parçalanmış" veya "yırtılmış" anlamına gelir. Foramen lacerum, sphenoid kemiğin pterygoid süreci ve temporal kemiğin petrous piramidi arasında yer alır.
    • Foramen lacerum, birçok anatomik yapıyı içeren bir geçiş yolu olarak hizmet eder. Bu yapılar arasında arterler, venler ve sinirler bulunur. Ancak, foramen lacerum doğal olarak yarı kapalıdır ve üzerini dura mater adı verilen beyin zarı ile kapanır. Bu nedenle, bazı kaynaklarda foramen lacerum'un tamamen kapalı olduğu belirtilir.
    • Foramen lacerum, anatomik çalışmalarda ve cerrahi girişimlerde önemli bir referans noktasıdır. Bu bölgedeki yapıları korumak ve cerrahi işlemler sırasında hasarı önlemek için doğru bir şekilde tanımlanması önemlidir.

    Canalis caroticus
    • Canalis caroticus, kafatasının tabanında yer alan ve içerisinden karotis arterlerinin geçtiği bir geçittir. Latince "caroticus" kelimesi "karotis" anlamına gelir. Karotis arterler, beyne oksijenli kanı taşıyan büyük arterlerdir.
    • Canalis caroticus, sphenoid kemiğin petrous piramidi ve temporal kemiğin petrous piramidi arasında bulunan bir oluktan oluşur. Bu kanal, internal karotis arterin intrakraniyal (kafatası içi) bölümünü geçerek beyne doğru ilerlerken koruma sağlar. Kanalın iç yüzünde arterin geçtiği boşluklar ve kıvrımlar bulunur, bu da kanın akışını düzenler.
    • Canalis caroticus, beyin kan dolaşımı için hayati öneme sahip olan karotis arterlerinin güvenli bir şekilde geçiş yapmasını sağlar. Arterlerin bu bölgedeki anatomik yapısının doğru bir şekilde tanımlanması, cerrahi müdahaleler ve radyolojik incelemeler sırasında önemlidir.

    Foramen magnum
    • Foramen magnum, Latince "büyük delik" anlamına gelir. İnsan anatomisinde, foramen magnum, kafatasının tabanının en altında bulunan büyük bir açıklıktır. Beynin alt kısmı, beyin sapı ve omuriliğin beyin boşluğundan geçtiği noktadır.
    • Foramen magnum, omuriliği ve beyin sapını içeren beyin-boşluk bağlantısı olan bir geçittir. Bu açıklık, beyin sapının sürekli olarak omurilikle iletişim halinde olmasını sağlar ve omurilik ile beyin arasındaki geçişi mümkün kılar. Aynı zamanda beyin sapının ana arterleri olan vertebral arterlerin geçtiği bir yol olarak da hizmet eder.
    • Foramen magnum ayrıca kafatasının altındaki boşluğun genişlemesine ve beyin dokusunun basıncını azaltmaya yardımcı olur. Omuriliğin ve beyin sapının beyin boşluğundan geçerken desteklenmesi ve korunması, vücut fonksiyonlarının düzgün çalışması için önemlidir.
    • Bu bölgedeki herhangi bir anormallik veya daralma, omuriliğe veya beyin sapına zarar verebilir ve sinir fonksiyonlarını etkileyebilir. Bu nedenle, foramen magnum ve çevresindeki yapıların doğru bir şekilde işlev görmesi hayati önem taşır.
    foramen magnum içerisinden geçen yapılar;
    1. Beyincik (cerebellum): Foramen magnum'dan geçen beyin yapısıdır ve kafatasının arka kısmından omuriliğe doğru uzanır.
    2. Beyin sapı (brainstem): Beyin sapı, medulla oblongata, pons ve mezensefalon olmak üzere üç ana bölümden oluşur ve bu yapılar foramen magnum'dan geçer.
    3. Omurilik (spinal cord): Foramen magnum, omuriliğin kafatasından çıkış yaptığı yerdir. Omurilik, vücut ile beyin arasında iletişimi sağlar.
    4. Atlanto-okipital bağlar: Başın boyun omurlarına (servikal omurlar) bağlandığı yer olan atlanto-okipital bağlar, foramen magnum etrafında bulunur.
    5. Omuriliği çevreleyen zarlar: Omuriliği çevreleyen zarlar, foramen magnum'dan geçer ve omuriliği korur. Bu zarlar arasında dura mater, arachnoid mater ve pia mater bulunur.
    6. Spinal sinir kökleri: Foramen magnum'dan çıkan spinal sinir kökleri, omuriliğin alt kısmından çıkar ve vücudun farklı bölgelerine duyu ve motor sinyalleri ileten sinirlerdir.
    7. Kan damarları: Foramen magnum, beyin ve omuriliğin kan damarlarının geçişine izin verir. Bu damarlar beyin ve omuriliğin oksijen ve besin maddeleri almasını sağlar.
      • a. carotis interna
      • a. vertebralis ve dalları
    8. Nöral yapılar: Foramen magnum, beyin ve beyin sapından gelen nöral lifleri taşır, bu lifler vücut ile beyin arasında iletişimi sağlar.

    Canalis nervi hypoglossi
    • Canalis nervi hypoglossi, hipoglossal sinirin geçtiği kanaldır. Hipoglossal sinir, beyinden başlayarak dilin motor kontrolünü sağlar. Bu kanal, hipoglossal sinirin dolaştığı ve dil kaslarını innerve ettiği dil altı bölgesinde bulunur.
    • Canalis nervi hypoglossi, temporal kemik ve occipital kemik arasında yer alan kafatasının bazal kısmında bulunur. İçinden hipoglossal sinir geçerken, kanalın duvarları sinirin korunmasını sağlar.
    • Hipoglossal sinir, dilin hareketini kontrol eder ve dilin konuşma, çiğneme ve yutma gibi fonksiyonlarını düzenler. Bu sinirin geçtiği kanal olan canalis nervi hypoglossi, sinirin güvenli bir şekilde seyahat etmesini sağlar ve dil fonksiyonları üzerinde önemli bir role sahiptir.
    • Canalis nervi hypoglossi ile ilgili rahatsızlıklar veya hasarlar, hipoglossal sinirin fonksiyonlarını etkileyebilir. Bu durum dilin hareketini kısıtlayabilir ve konuşma ve yutma gibi işlevlerde sorunlara yol açabilir.

    Foramen jugulare
    • Foramen jugulare, kafatasında bulunan bir açıklıktır. İçerisinden birkaç önemli yapı geçer ve kafatasının tabanının bir parçasıdır.
    • Foramen jugulare, temporal kemik ile oksipital kemik arasında yer alır ve cranial sinirlerin ve jugular venin geçişine izin verir. Aşağıdaki yapıların geçişi foramen jugulare üzerinden gerçekleşir:
    • a. carotis interna - İç karotid arter: Foramen jugulare içinden geçerek kafatasından beyne kan taşır. Bu arterin dalgalanmasını kontrol eden baroreseptörler de foramen jugulare içerisinde yer alır.
    • Glossopharyngeal sinir (Cranial sinir IX): Dilin arka kısmını innerve eden ve tat alma ile ilgili bilgileri taşıyan sinirdir. Foramen jugulare içerisinden geçerek kafatasının dışına çıkar.
    • Vagus siniri (Cranial sinir X): Kalp, akciğerler, bağırsaklar ve diğer iç organların kontrolünde önemli rol oynayan sinirdir. Foramen jugulare içerisinden geçerek kafatasının dışına çıkar.
    • Spinal aksesuar sinir (Cranial sinir XI): Baş ve boyun kaslarının kontrolünde rol oynayan sinirdir. Foramen jugulare içerisinden geçerek kafatasının dışına çıkar.
    • Internal jugular ven (İç juguler ven): Beyinden kalbe kan dönüşünü sağlayan büyük bir toplardamar olan iç juguler ven, foramen jugulare içinden geçer.
    • Foramen jugulare, bu yapıların geçişi için bir geçit oluşturur ve sinirlerin ve damarların beyin ve diğer vücut bölgeleri arasında iletişimi sağlar. Anatomik bir öneme sahiptir ve klinik uygulamalarda sinir ve damar hastalıklarının değerlendirilmesinde önemli bir noktadır.

    Foramen stylomastoideum
    • Foramen stylomastoideum, kafatasının temporal kemik ve oksipital kemik arasında yer alan bir açıklıktır. Bu açıklık, yüz kaslarının hareketini kontrol eden yüz siniri olan fasial sinirin (Cranial sinir VII) geçişine izin verir.
    • Fasial sinir, beyin sapından çıktıktan sonra iç kulağın yanından geçer ve foramen stylomastoideumdan temporal kemiğin dışına çıkar. Bu noktadan itibaren yüz kaslarını innerve eder ve yüz ifadesi, göz kırpma, ağız hareketleri gibi işlevlerden sorumludur.
    • Foramen stylomastoideum, yüz sinirinin kafatasının dışına çıkış noktasıdır ve bu nedenle anatomik bir öneme sahiptir. Yüz sinirinin bu bölgedeki hasarları veya sıkışmaları, yüz felci veya diğer yüz kaslarının işlev bozukluklarına neden olabilir. Bu nedenle, foramen stylomastoideum ve yüz sinirinin anatomisi, cerrahi müdahaleler ve tedavi planlamalarında önemli bir rol oynar.





    kafa kemikleri